Zengin babaların çocuklarına öğrettikleri

-

Robert Kiyosaki “Zengin Baba, Fakir Baba” kitabını Hawaii’de büyürken yaşadıklarından esinlenerek yazmış. Şöyle ki: Bol eğitimli ama mali problemleri olan biyolojik babasına “fakir baba,” en yakın arkadaşının çok da eğitimli olmadığı halde para içinde yüzen babasına ise “zengin baba” ismini veren Kiyosaki, ikisinin de iş hayatıyla ilgili kendine verdiği tavsiyeleri karşılaştırıp, üzerine de yaşadığı deneyimleri eklemiş ve ortaya 26 milyon satmış bir best-seller çıkarmış.

Anafikir şudur: Çok çalışmakla zengin olunmaz. Fakir babalar her zaman çocuklarına çok çalışmaları gerektiğini öğretirler fakat kazandıkları parayı nasıl değerlendireceklerini öğretmedikleri için zaman içerisinde kazanılan para geldiği gibi gider. Çünkü yastık altında duran zamana karşı değer kaybettiği gibi, sahip olduklarınız da masraflar yoluyla kazandıklarınızı eritir, bitirir. Örneğin eviniz: kirada oturmayıp ev sahibi olsanız bile zengin sayılmazsınız, çünkü oturduğunuz ev durduğu yerde para yer – elektriği, doğalgazı, boyası, tamiri vs. Üstelik gün gelip de çalışamayacak hale geldiğinizde, emekli olduğunuzda ya da masraflarınız kazancınızı aşmaya başladığında yine başkalarına muhtaç hale gelmeniz işten bile değildir.

Çözüm: pasif gelir üretmektir. İşin sırrı, para kazanmaya başladığınız andan itibaren kendi kendine paraya dönen bir sisteme yatırım yapmaktır. Bu yüzden çok zenginler er ya da geç bir okul veya üniversite açar, gayrımenkule ya da spor takımlarına yatırım yaparlar. Otel, restoran gibi işleyen modellere de yatırım yapmak benzer bir aklın sonucudur. Gerçek zenginler, lükslere para harcamadan önce, kendileri çalışmasa da onlara gelir getirebilecek kaynaklar üretmeye çalışırlar.

Böylece kendileri de çok çalışmaya devam ettikçe, bir yandan aktif çalışma hayatında kazandıkları pasif gelir yoluyla kazandıklarına eklenir, başkasının firmasında çok çalışan birisine kıyasla çok daha fazla gelir yaratır. Yarın öbür gün de çalışamayacak hale geldiklerinde para hala akmaya devam eder.

Tabbi siz asla bir okul, üniversite, otel, restoran açamayacak kadar bir sermaye biriktiremeyeceğinizden endişe olabilirsiniz. En sevdiğiniz spor takımına yatırım yapmak sizin gözünüzde sadece Rus milyonerlerine özel bir ayrıcalıktır, borsadan anlamıyorsunuzdur, üç beş kuruşunuzla risk almak istemiyorsunuzdur. Gayrımenkule yatıracağınız paranız yoktur belki. Belki de tam da bu yüzden bu yazıyı okuyorsunuzdur 🙂

Korkmayın, insanların büyük çoğunluğu, bu gibi yatırımları yapabilecek kadar zengin değil zaten.

Ama zengin olmak için zengin bir babanın çocuğu olmak da gerekmiyor 🙂

Şu yazımda ufak bir sermayeyle başlayarak “pasif gelir” yaratmanın yollarından bahsediyorum. Yukarıdaki videoya da bir bakmak isteyebilirsiniz 😉

Share this article

Recent posts

Popular categories

1 COMMENT

  1. […] Şu yazımda çok çalışmanın zenginlik getirmediğinden, kendi kendine paraya dönüşen bi “pasif gelir” yaratamadığımız sürece kazandıklarımızın harcamalarla tükeneceğinden bahsetmiştim. Çok zenginlerin pasif gelir yaratmak için gayrımenkule, özel okullara, fabrikalara vs yatırım yaptığını da söylemiş, ama bu yatırımları yapabilmek için önce zengin olmak gerektiğini de hatırlatmıştım. […]

Comments are closed.

Recent comments